• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/sunumvaaz.vaaz
  • https://www.instagram.com/sunum.vaaz/
  • https://www.youtube.com/channel/UCrOVK1v-SpWyJl9iE8YTMdA
Üyelik Girişi
Site Haritası
Takvim
Mübarek Geceler

Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.066234.2027
Euro37.991438.1437
ÖRNEK BİR VAAZ PLANI VE VAAZ DUASI
VAAZ HAZIRLAMA VE SUNMA TEKNİKLERİ
HACC

HACC

Sözlükte Hac, ziyarete yönelmek anlamın­dadır. İslamî literatürde ise, Allah'ın evi Kabe'yi belirli vakitlerde belirli şartlarla ve belirli şekilde ziyaret etmek, diye tanımlanmış­tır.[1] İslam'ın dışındaki pek çok dinde kutsal yerleri ziyaret etme bir çeşit ibadet sayıldığı gibi, İslam öncesi Araplar da asırlardan beri Mekke'deki Kabe'yi ziyaret ediyorlar ve kutsa­dıkları bu ziyareti "Hac" diye isimlendiriyorlar­dı. İslam, Hz. İbrahim Peygamberin devrinden sonra yozlaşarak süregelen bu tarihi geleneği koyduğu prensiplerle yeniden tevhidi kimliğine bürümüş ve onu aynı ad altında daha düzenli bir hale getirmiştir.[2]

Bu kutlu ibadet hakkında Kur'ân-ı Kerim'de şöyle buyurulur:

''Ya Rabbena! Ben soyumdan bir kısmını senin Harem Evinin yanında, ekin bitmez bir vadiye yerleştirdim. Rabbimiz! Onlar namazı hakkıyla kılsınlar diye. Bundan böyle insanlardan bir kısım gönülleri onlara doğru akıt.." [3]Hz. İbrahim'in bu duasına icabet eden Cenab-ı Hak, tarih boyunca ve kıyamete kadar devam edecek bir süreçte milyonlarca insanın o kutlu beldeye seyahat etmesini sağlamıştır.

"O zaman (Hz. İbrahim dua ettiğinde) biz beyti (Kabe'yi) insanlar için sürekli dönüp varı­lacak bir sevap kazanma yeri (mesâbe) ve emin bir yer kıldık.." [4]

Allah, Haram Beyt Kabe'yi insanlar için kıyam aracı kıldı..." [5]

"Doğrusu insanlar için kurulan ilk mabed, elbette Mekke'deki o çok mübarek ve bütün alemlere hidayet olan Kabe'dir. Orda açık ayet­ler var. İbrahim'in makamı var. Oraya girip sığınan emin olur. Ona yol bulabilen herkesin o beyti haccetmesi insanlar üzerine Allah'ın bir hakkıdır.. Kim bu hakkı tanımazsa şüphesiz Allah'ın ona ihtiyacı yoktur. O tüm alemlerden müstağnidir. " [6]

"Haccı. tüm insanlara duyur. Gerek yaya, gerek her derin vadiden gelmek1e incelmiş bir bir binit üzerinde sana gelsinler. Gelsinler de kendilerine ait birtakım menfaatlere şahit olsunlar.."[7]

"Haccı ve Umreyi Allah için tam yapın..." [8]

" Hac bilinen aylardadır..."[9]

Şimdi bu ayetlerden anlaşılan manalardan bir kıs­mını sıralayalım:

1. Hac. Hz. İbrahim'in kurduğu Mekke'deki Allah'ın Harem Beyti Kabe'yi, Allah için, O'nun emri olduğu için ve O'nun hoşnutluğunu kazanmak için ziyaret etmektir. Hz. İbrahim ile başlayan Haccın, tavaftan başka rukünleri, vacib ve sünnetleri de vardır.

2.Hac, sevgisi ile tutuşan gönüllerin sürekli Kabe'ye aktığı ve bu akışla sevap kazanılan kutlu bir ibadettir.

3. Hac ibadetinin yapıldığı Kabe insanların kıyam yeri/aracıdır. Onların din ve dünyaları Kabe ile kaimdir beşeriyetin. hayatlarının huzurlu bir düzen içerisinde geçmesi buna bağlıdır.[10] Şimdi bu maddeyi biraz açalım:

Hacla Dinin Kaim olması: İslam, tevhid dinidir. Tevhidin temeli ise Mekke'de atılmıştır. Hz. İb­rahim, Kabe'nin duvarlarını örerken Tevhidin de temelini atmıştır. Yıllar sonra Hz. Muham­med de, Tevhid hareketin Mekke'den başlatmıştır. Mekke, şehirlerin anası (Ümmü'l-Kurâ) ve merkezidir.

Mekke ve Kabe yeryüzünün hem coğrafik  merkezidir, hem de Tevhidin merkezidir. Vahyin beşiği, İslam Peygamberinin yurdu, Üm­metin kıblesi, İslam'ın ilk defa hayata yansıya­rak ümmete örnekler sunduğu coğrafyadır Mekke ve şarz kaynağıdır Kabe. İşte hac vasıta­sıyla müslümanların o kaynağa başvurup, ondan kana kana dolmalarıyla İslam'ın temsil­cileri olan hacıların şahsında Tevhid yenilenir, neşv ü nema bulur. Hac görevini yapan insanlar, günahlarından arınırlar, tekrar günaha dönmeme kararlılıklarıyla ülkelerine dönerler ve orada daha güzel bir hayatın adamı olmaya çalışırlar.

Öte yandan cemaat dini İslam'ın en büyük ve örneklik açısından en anlamlı cemaati hac iba­detiyle oluşturulur. Dünyanın dört bir yanından Mekke'ye akın eden İslam temsilcileri, hem birbirleriyle tanışır, kaynaşır, dert1eşir, ilim ve kültür alışverişinde bulunurlar, hem de, bir yıllık siyasi bir strateji belirleyerek İslam düşmanlarına karşı bir gövde gösterisi yaparlar. Bu yüzden Hacda tavaf vardır, tavafta omuzlan silkerek koşar adım yürüme (hervele) vardır. Yine/haccda yüksek sesle, haykırılan tekbir ve telbiye duaları/sloganları vardır.

Tüm yönleriyle hac yıllık büyük bir kongre­dir. Bir çeşit askerî tatbikattır, ilmî-fikrî sempozyumdur. Ümmetin gündemini belirleyen sosyal, ekonomik ve siyasal büyük bir zirvedir.

İşte ümmetin seçkinlerinin, Allah'ın belirlediği seçkin günle­rde ve seçkin coğrafya­sında gerçekleştirdikleri bu kutlu ibadetle din kaim olur, payidar olur. Tahrif­ten, tebdilden, yozlaşma­dan ve gerilemeden kur­tulmuş olur.

Haccla Dünyanın Kaim Olma­sı: İslam hem ahiret dini hem de dünya dinidir. Onda mana ile madde, ahiret ile dünya iç içedir. Dünyasız din olmaz. Zira din, dünyada yaşan­mak için gönderilmiştir. Zaten ahireti kazandı­ran da dünyadır. Bu yüzden İslam, doğru bir ahi­ret inancını, inanan insanlara açıkladığı gibi, sağlıklı bir dünya anlayışını da açıklar. Ona göre dünyayı putlaştırmak da yoktur, dünyadan ve dünyalık­tan tamamen el-etek çekme (ruhbanlık) de yok­tur.

İşte hac ibadetinde İslam'ın hedeflediği bir dünyanın kurulmasına da özen gösterilmiştir. Şöyle ki, Hac ibadetinin kökleştireceği Tevhid inancının etrafında kalp ve kalıp olarak kenetlenen insanların o birlikteliği dünya barışının alt yapısını oluşturur. Kendisine avlanmayı, otları bile koparmayı yasak kılan ihramlı Hacı, aynı zamanda temiz bir çevreciliğin bir nevi tatbikatını yapar.

Öte yandan hacc ibadeti ekonomik bir pazar­dır. Ayetler, hacdaki insanlar için olan bir takım menfaatlere işaret ederken onun bu yönüne dik­katlerimizi çekmektedir. Nitekim "Rabbinizin fazlından (bir ticaret) istemeniz size günah değildir."[11] buyurularak tek gaye haline getiril­memek şartıyla haccda ticarete izin verilmiştir. Yine hacc ibadeti İslamî turizm sektörünü canlı tutan en önemli unsurdur. İşte tüm sayılanlar da hac ile dünya işlerinin randımanlı bir şekilde iş­lemesidir. Ama. elbette tüm bunlar İslam'ın ön­gördüğü şekilde haccı tam anlamıyla yapmakla mümkündür.

4. Gücü yeten her müslü­manın haccetmesi Allah'a olan bir borçtur. Bu, Allah Teala'nın, kullarının haccına ihtiyacı olduğu anlamına gelmez. Ama din ve dünyanın kıyamı için kullar hacca muhtaçtır. .

5. Ermenice Haç kelimesi nasıl Hıristiyanlığın simgesi ise, Arapça Hac ibadeti de İslam'ın şiarıdır.[12] Bu yüzden yapacağımız Hac ibadetine, İslam'ın hedeflediği engin manaları yükle­meliyiz. Hac turistik bir geziden öte bir ibadettir. Hac, tüm prensipleriyle İslam'ı hayatımıza taşımalı. Hacla vahiy yeniden inmeli bize. Hac bizi, Muhammedî ahlakla tanıştırrma1ıdır. Ve hacılarımız dönüşte bizlere Ebu Bekirler, Ömerler, Osmanlar, Aliler ve onların ahlakını getirmelidir..

HAC, SAVAŞSIZ CİHADDIR!

Kur'ân-ı Kerimde, Bakara Suresi 190-195. ayetlerde cihaddan bahsedildikten sonra 196­203. ayetlerde hacdan bahsedilmiştir. Bu suret­le savaş ve hac ibadetleri arasında varolan ilişkiye işaret edilmektedir. Şöyle ki; her iki ibadette de can ve mal fedakar1ığı ön plandadır. Her iki ibadette hem bedeni hem de mali ibadetlerden­dir. Özellikle hacda, ''büyük cihad" olarak nite­lendirilen nefisle savaş önemli bir yer tutar. Her iki ibadette insanda gizli bir takım cevherleri açığa çıkaran yolculuk ve sıkıntılarına katlan­mak vardır.

İşte bu inceliklere hadislerde hac ibadeti çocuk, kadın, yaşlı ve güçsüz kişilerin cihadı ola­rak tanımlanmıştır.[13]

            Bu yönüyle hac, savaşsız cihaddır. Fitnelere son verip kardeşlikleri tesis eden günahlardan el-etek çekip nefsi dizginleyen, Kabe kaynaklı Tevhidi tüm yeryüzüne taşıyan, insan ve cin Şey­tanlarına gözdağı verip sindiren bir kutlu cihaddır. Bir eylemin cihad olabilmesi için ise, tüm gayret ve fedakarlıkların seferber edilerek Allah için yapılması kaçınılmazdır. Zaten İslam'ın hedefle­diği "mebrur hacc" da günahların karışmadığı, hakkıyla yapılan kabule şayan hacdır.

Konuyu hadis-i şerifle bağlayalım:

''Hac yapmak isteyen elini çabuk tutsun. Çünkü O ,kişi başına ne geleceğini bilemez. Hastalanabilir, eline geçen imkanları kaybedip muhtaç duruma düşebilir.[14]

Ömrünün sonlarında hac, farz kılındığı için Peygamberimiz bir kez hac yapmışken; Hz. Aişe gibi kadınlar başta olmak üzere pek çok sahabe, pek çok defa hac etmişlerdir. "Bu yüzden temel gayeleri göz ardı edilmemek kaydıyla gücü yeten Müslümanlar, farz olan haccı yaptıktan sonra da Hicaza[15] gitmelidirler. Zekat, infak gibi temel malî ibadetleri aksatmamak, haccı bunlara engel kılmamak şartıyla birden fazla hacc etmek isteyen, tekrar tekrar şarz olmak isteyen müminlerin bu hayırlı' amellerinın önüne geçmek de hiç kimsenin yetkisi dahilinde değildir. Nitekim büyük mezhep imamı Ebu Hanife'nin elli beş kere[16] hacca gittiği kaynaklarımızda yer almıştır. O, seksen senelik ömrüne bu kadar haccı sığdırmıştır.Aynı zamanda uluslar arası bir ticaret adamı olan imam, bu hac yolculuklarıyla manevî, ilmî ve iktisadî alış verişlerde bulunmuştur.


[1] Ragıb el-isfehani, Müfredat, s, 154; Curcanî, Tarifat, s, 82.

[2] Abdürraûf el-Mısrî, Mu'cemü'l-Kur'ân, s, 178-180.

[3] 14 İbrahim 37.

[4] 2 Bakara 125.

[5] 5 Maide 97.

[6] 3 Alu Imran 96-97.

[7] 22 Hac 27-28.

[8] 2 Bakara 196.

[9] 2 Bakara 198.

[10] İbnü'l-Cevzî, Tefsîr, II, 430; Elmalılı, Tefsîr, III, 1817.

[11] 2 Bakara 198.

[12] Bkz. 22 Hac 30, 32.

[13] Çocuk, yaşlı, düşkün ve kadının cihadı hac ve umredir." Nesai, Hac 4; İbn Mace, Menasik 44; Buhari, Cihad 62.

[14] Münavî, Feyzü'l-Kadir, IV, 307; VI, 49

[15] Eskiden hacc bölgesi , "Hicaz" ismi ile anılırdı. Bu kapsamlı isimde, bu bölgenin hac ibadetinin yapıldığı bölge olmakla tüm ümmetin ortak mü1kü olduğu vurgulanmak istenmekteydi. O bölge ne zaman ki, iktidar ve saltanat sahiplerinin eline geçti, hac bölgesi belli bir ailenin özel mülkü  imişcesine bir ailenin adı ile (Suud) anılır ve bölge yalnızca Arapların kutsal bölgesi imiş imajı verilir oldu.

[16] Ebû Hanife, Müsned, s, 5.

 

http://www.aliakpinar.net/index.php?option=com_content&view=article&id=511:hacc&catid=83&Itemid=208

  
5335 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi123
Bugün Toplam311
Toplam Ziyaret1647002
Hava Durumu
Saat
Vaaza Başlama Duası

Mevlid Kandili Dua Örneği

DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI

VAAZ KILAVUZU

VAAZ VE VAİZLİK SEMPOZYUMU I
VAAZ VE VAİZLİK SEMPOZYUMU 2